mevlana sen1pozyun1ıı bildiril ıktp.isam.org.tr/pdfdrg/d128228/2010_c2/2010_c2_kucuks.pdf ·...
TRANSCRIPT
Uluslararası Mevlana Sen1pozyun1ıı Bildiril ı
• ·· . 'I'ürldye Diyımet Vakfı . : $slam Araştımıalan Merkezi . KUtUphanesi
! Dem. No~ ' tıC\1.., : .LvT· i
i~No: uuJ.M ..
Birleşmiş Milletler 2007 E!}itim, emm ve Kültiir Mevlana Cel.iileddin ROmi
Kurumu SOO. DC>Qum Yıl Dönümü United Nations
Educational, Scientific and SOO~ Anniversary of Cultural Organization the Birttı of Rumi
Sempozyum tertip heyeti Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç (Bşk.) Celil Güngör Ekrem Işın Nuri Şimşekler Tuğrul İnançer
·.
Bu kitap, 8-12 Mayıs 2007 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde ve Başbakanlık Tanıtma Fonu'nun katkılanyla İstanbul ve Konya'da düzenlenen Uluslararası Mevlana Sempozyumu bildirilerini içermektedir.
Yazılann bilimsel sorumluluğu yazarianna aittir.
Uluslararası JIIevllınlı Sempozyumu Bildirileri
Cilt: 2
Motto Project yayını
İstanbul, Haziran 2010
ISBN 978-605-61104-0-5
Editörler Mahmut Erol Kılıç Celil Güngör Mustafa Çiçekler
Katkıda bulunanlar Bülent Katkak Muttalip Görgülü Berrin Öztürk Nazan Özer Ayla İlker Mustafa İsmet Saraç Asude Alkaylı Turgut Nadir Aksu Gülay Öztürk Kipmen YusufKat Furkan Katkak Berat Yıldız Yücel Dağlı
Kitap tasanmı Ersu Pekin
Baskıya hazırlayan
Kemal Kara
Yayıniayan Motto Project, 2007 Mit İletişim ve Reklam Hizmetleri Şehit Muhtar Cad. Tan Apt. No: 13 1 13 Taksim 1 İstanbul Tel: (212) 250 12 02 Fax: (212) 250 i2 64 www.mottoproject.com [email protected]
Baskı Mas Matbaac:ılık A.Ş. Hamidiye Mahallesi, Soğuksu Caddesi, No. 3 Kağıthane - İstanbul Tel. 0212 294 10 oo
Ortak kader: Osmanlının son yılları ve Mevlevilik
Sezai Küçük 1 Türkiye
MEVLEvlLiK, tarih sahnesine çıktığı XIII. asırdan itibaren Mevlana,
Sultan Veled, Çelebiler ve başta İstanbul olmak üzere diğer Mevlevi şeyhleri vasıta
sıyla sürekli yöneticiler ve toplumun üst tabakasıyla yakın ilişkiler içinde olmuştur.
Anadolu Beylikleri dönemi ve daha sonra Osmanlının Anadolu topraklarına
hakim olmaya başlamasıyla birlikte, Mevlevilerin Beylerle ve Osmanlı yöneticileriy
le yakın irtibatlan bir çok şehirde mevlevihanelerin hızlı bir şekilde tesisini kolay
laştırmış, hatta bir çok Mevlevihane bizzat zamanın devlet ricali tarafindan inşa et
tirilmiştir. Bu mevlevihanelerden Mevleviliğin merkez dergahı olan Mevlana Derga
hı, Mevlana'nın vefatından sonra halifesi Çelebi Hüsameddin (ö.684/1285) zama
nında Sultan Veled (ö. 712/1312)'in teşvikiyle, Konya yöneticilerinden Alameddin
Kayser (ö. 683/1284), Muineddin Süleyman Pervaneve ~ansı Gürci Hatun'nun da
maddi desteği ile Mevlana'nın kabri üzerine bir türbe yaptınlmasıyla, 1 Mevlana'yı
sevenler için bir merkez halini almış ve türbeye bir çok vakıf ( Celaliye Vakıflan) ge
liri tahsis edilmesiyle birlikte Mevlana Dergahı teşekkül etmeye başlamıştır.2
Mevlana Dergahı'ndan sonra, Kütahya Mevlevihanesi'ni Sultan Veled mün
tesiplerinden "Kütahya Fatihi" diye bilinen Emir İmadüddin Hezar Dina.rV Af-
1 Ahmet Eflaki, Menıiktbü'J-Ji.rifin (Ariflerin Menktbeleri}, (tre. Tahsin Yazıcı), MEB. Yayınları, istanbul1989, 1, 440,441, ll, 203-204; Abdülbaki Gölpınarlı, Mevlıinıi'dan Sonra Mevlevilik, (ikinci Baskı), istanbul 1983, 24-25, 36; Bediuzzaman Furuzanfer, Mevlıinıi Celıileddin, (tre. F. N. Uzluk), istanbul 1990, s. 156; Mehmet Önder, Yüz Ytllar Boyunca Mevlevilik, Ankara 1992, s. 204-208. 2 A. Göl pınarlı, Mevlıinıi'dan Sonra Mevlevilik, s. 24-25. Ayrıca Mevlana Dergahı'nın vakıfları ile ilgili geniş bilgi için bk. ibrahim Ateş, "Hz Mevlanıi Dergahı ile ilgili Vakıf ve Vakfıyel er", IX Vaktf Haftast Ki ta bt, Ankara 1992, s. 29-31. 3 Konya Mevlıinıi Müzesi Arşivi (KMMA), Zarf No: 51/29; Sultan Veled, Divan-t Sultan Ve/ed, (yay. F. Nafız Uzluk), istanbul1941, 86-87; Sakıb Dede, Sefine-i Nefise-i Mevleviyyıin (Sefine-i Mevleviyye], Mısır 1283, 1, 45; i. Hakkı Uzunçarşı lı, Kütahya Şehri, istanbul 1932, s. 23-24.
716 yonkarahisar Mevlevilifuıesi'ni illu Arif Çelebi'yi AfYon'da misafir eden Sahiboğ
lu Ahmed Bey,4 Saraybosna Mevlevilianesi'ni Bosna Sancakbeyi İsa Bey (1440-
1463) 865/1462 yılında,5 Galata Mevlevilianesi'ni II. Bayezici dönemi devlet
adamlanndan İskender Paşa (1481-1512) inşa ettinniştir.6
Yine Yenikapı Mevlevilianesi'ni Yeniçeri Katibi Malkoç Mehmed Efendi (ö.
1056/ 1646f, Beşiktaş Mevlevihanesi'ni Ohrili Hüseyin Paşa (ö. Mayıs
1031/1622)8, Kilis Mevlevilianesi'ni 931/1525'da eşraftan Ali Ağa,9 Selanik ve
Üsküb Mevlevilianelerini Ekmekçizade Ahmed Paşa (1026/1617), 10 Macaristan
Peçoy (Peçu, Peç) Mevlevilianesi'ni Gazi Hasan Paşa 11 , Kayseri Mevlevilianesi'ni ' '•
de 1086/1675'te Bayram Paşa tesis ettirmiştirY
Osmanlı Devletinin gelişip güçlendiği ve sınırlannı genişlettiği dönemlerde
Mevleviler sürekli devletin yanında bulunmuş ve fethedilen şehirlere kısa sürede
bir Mevleviliane'nin faaliyete geçmesini temin etmişlerdir.
Bir çok araştinnacının ortak kanaati bu özelliği ile Mevlevllik, XVII. asırdan
sonra bir devlet tarikatı görünümü verdiği yönünde olmuştur. 13 Doğudan batıya
güneyden kuzeye Osmanlı devletin güçlü olduğu dönemlerde, Mevlevi dergahlan
gerek vakıf gelirleri gerekse müntesiplerinin yetkinliği bakımından en verinıli za
manlarını yaşamış, tasavvufta, musikide ve sanatta zirve Mevlevller yetiştirmiştir.
4 Eflaki, A.g.e .• ıı, 288. 5 Jasna Sam iç, "Le Tekke M evievi De Bembasa A Sarajevo", Osman/I Araştirma/an, sy. XIV, 162-163. 6 Eviya Çelebi, Seyahatnfıme, Dersaadet ikdam Matbaası, istanbul 1314, 1, 442; Sakıb Dede, Setine-i Mevleviyye, 1, 39; Hüseyin bin ismail Ayvansarayi, Hadikatü'/Cevfımi, istanbul-1281, 11;-42; Ahmet Rıfat, Lügat-i Tarihiyye ve Coğrafya, istanbul 1300, VII, 41; Can Kerameti i, Galata Mevlevihfınesi Divan Edebiyati Müzesi, istanbul1977s. 18-19. 7 Mehmed Ziya, Yenikapi Mevlevihfınesi (hzl. Yavuz Senem), Tercüman 1001 Temel Eser, ty. , s. 35. 8 A. Süheyl Ünver, "Beşiktaş-Çırağan M evievihan esi Hakkında", Mevlana ve Yaşama Sevinci (hzl. Fevzi Ha lıcı), Ankara 1978, s. 166. 9 O. C ez mi Tuncer, "Kilis Mevlevihanesi", SÜTürkiyat Araştirmalan Dergisi, sy. 2, Konya 1996, 259-260. 10 Seyyid Sahih Ahmed Dede, Mecmüatü't-Tevfırihi'I-Mevleviyye, , Mevlana Müzesi Kütüphanesi, Kayıt no: 5446, s. 162; M. Ali Uz, "Saraybosna'da isa Bey Mevlevihanesi", SÜ Türkiyat Araştirmalan Dergisi, sy. 2, Konya 1996, s. 102. 11 Mehmet Ziya, A.g.e., s. 149-152; A. Göl pınarlı, Mevlana'dan Sonra M evlevi/i k, s. 335; Gabar Agoston, "Macaristan'da Mevlevilik ve islam Kültürü", /. Milletlerarasi Mevlana Kongresi, (3-5 Mayıs 1987) Tebliğler, Konya 1988, 5-9. 12 Evliya Çelebi, Seyahatname, IX, s. 70 13 A. Göl pınarlı, Mevlana'dan Sonra Mevlevilik, s. 248.
Sezai Küçük Ortak kader: Osmaıılıııııı son yıllan ve Mevlevilik
Osmanlının zayıflamaya başlamasıyla birlikte devletin içine düştüğü siya
sal, sosyal ve mali sıkıntılar, gelenek olarak devlete yakın duran Mevlevilere ve
mevlevihanelere de yansımış, dergahlann vakıf gelirleri azalmış, devletten aldık
lan yardıınlar k.ısıtlanmış (İstanbul dergaıııan müstesna), buna paralel olarak
Mevlevihanelerdeki faaliyetler kesintiye uğramış hatta bir çok Mevlevihane ön
celikle bu sebepler ve diğer ilave sebeplerle kapannııştır.
Osmanlı İmparatorluğu sınırlan içinde var oları Mevlevi zaviyeleri, impara
torluk küçüldükçe Belgrad, Bosna, Filibe, Peçoy, Vodine, Yenişehir gibi devlet sı
nırlan dışında kaları yerlerdeki mevlevihanelerin mühim bir kısmı kapanıp tarihe
gömülmüş, Mevleviliğin yüksek zümreye mal olması ve köylerden kasabalardan
şehirlere çekilmesiyle ve buna bağlı olarak vakıflannın azalmasıyla da, Demirci,
Marmaris, Niğde, Tavşanlı gibi küçük yerlerdeki mevlevihanelerden geriye bir za
viye, bir şeyh ve birkaç dervişten başka bir şey kalmamıştır. Öyle ki, muhibsizlik
ten, neyzensiziikten zaviyelerde icra edilen mukabeleler yapılamaz olmuştur. 14
Son dönemler diyebileceğimiz XIX. asırda ise, şeyhlik bir miras malı gibi
henüz çocuk yaşta dahi olsa babadan oğula geçmiş, kardeşler ve diğer Mevlevi
şeyh namzetleri arasında çekişmelere sebep olmuş, güç, ha tır ve yakınlık gelene
ğe üstün tutulur hale gelmiştir. 15
XIX. yüzyılın sonlan ve XX. asrın başlanndan itibaren ise bu sıkıntılar had
safhaya ulaşmış, Mevleviharıe şeyhlerinin yetkinlik probleınleri ile birlikte, Ana
dolu ve diğer Osmanlı beldelerinde, mevlevihanelerin çoğu müştemilat olarak
acilen tamir edilmesi gereken dergahlar haline gelmiş, vakıf gelirleri az veya hiç
kalmadığı için de mütevelliler tarafından tamir edilememiş, dergah şeyhleri baş
ta merkez dergah olan Konya'dan ve İstarıbul hükümetinden kendilerine yardım
talep etmişlerdir. 16
Ortaya çıkarı bu manzara Mevlevilerin tasavvufi hayatını da etkilemiş, der
gahlann çoğunda post çekişmeleri kendini iyiden iyiye gösterir olmuş, bazen sırf
14 A Göl pınarlı, Mevlana'dan San ra Mevlevilik, s. 335. 15 Muhiddin Celal Duru, Tarihi Simalardan Mevlevi, istanbul1952, s. 158. 16 Bu hususa dair Konya Mevlana müzesi Arşivi'nde bir çok belge bulunmaktadır. Bkz. KMMA, Dosya No: 50/21; KMMA, Dosya No: 87/12,87/19,87/22,87/37, 87/40, 87/47; KMMA, Dosya No: 55/28; KMMA, Dosya No: 69/2, 70/36; KMMA, Dosya No: 70/3, 70/14, 70/41, 70/52, 70/55; KMMA, Dosya No: 69/26; KMMA, Dosya No: 65/7; KMMA, Dosya No: 74/1; KMMA, Dosya No: 95/1-5; KMMA, Dosya No: 68/13; KMMA, Dosya No: 50/3; KMMA, Dosya No: 68/44, 68/45; KMMA, Dosya No: 68/1-7; KMMA, Zarf No: 47/20, 47/22.
718 var olan kısıtlı vakıf imkanlan da ellerinden gitmesin diye çocuklar babalannın
vefatından sonra şeyh olarak posta geçirilmiş, dirayetsiz ve erkan adab bilmeyen
ler şeyhlik makamına talip olmuş, tekkelerin çoğu sadece barınma mekanları ha
lini almıştır. Konya Mevlana Müzesi Arşivi Arşivi'nde bu hususlada ilgili yazış
malar, Ahmet Remzi Dede ve Tahiru'l-Mevlevi gibi zamanın örnek mevlevi zeva
tı da bu durumu tespit ederek sezlenişlerini kaleme almak zorunda kalmışlardır.
Özellikle A. Remzi Dede'nin bir çok mevlevihaneyi kapsayan teftiş geı;isi ve
bu gezi sonucunda Çelebi Efendi'ye sunduğu rapor bu hususta ilginç tespitleri
içennektedir. 17
Biz öncelikle Mevlana Müzesi Arşivi'nde bulunan vesikalan ve bazı Mevle
vilerin hatıratlarını da ele. alarak, Mevleviliğin yaklaşık son elli yılını ihtiva eden
süre zarfında içinde bulunmuş olduğu durumu, Osmanlı devletinin de bu dönem
deki görünrusünü göz önünde bulundurarak "ortak kader" diye tespit ettiğimiz
noktalanndan arzetmeye çalışacağız.
Yukarıda da bir nebze değindiğimiz gibi; merkeziyetçi bir tarikat yapılan
masına sahip olan Mevlevilik, Sultan Veled'in Konya Mevlana Asitanesi postuna
geçmesinden sonra, XIII. asır sonlarında tarikatın yönetimini üstlenen çelebilik
makamı kurulmuş ve bunun neticesinde her türlü idari yetki bu makamı temsil
eden Mevlana soyuna mensup erkek üyelerin, babadan oğula ya da büyük kar
deşe devrettikleri bir aile tipi yönetim kastı tarafından kullanılmıştır. Mevlevili
ğe merkeziyetçi bir karakter veren bu örgütlenme yapısı içinde Çelebi ailesi, ge
rek mensubu bulunduğu Mevlana Celaleddin Rı1ml'nin manevi kişiliği, gerekse o
dönemin tarih salınesine yeni çıkan Osmanlı hanedanına oranla daha köklü bir
geçmişe sahip alınaları nedeniyle, sarayın gözünde her zaman itibarlı bir konum
da yer almışlardır. Saray nezdindeki bu itibann, devlet tarafından Mevleviliğe
yansıtılmış şekli ise, çelebilik makamının siyasi yönden güçlendirilmesi şeklinde
gerçekleşmiştir. Nitekim Fatih Sultan Mehmet dönemi hariç tutulursa, kuruluşun
dan modernleşme hareketinin ilk başlangıç tarihi olan XVIIT. asra kadar, Osman
lı idaresinin taşra yönetiminde, merkeziyetçi tarikat temsilcileri sayılan şeyh ai
leleri ve bu arada Çelebiler ile yakın siyasi ilişkilere girdiği, söz konusu yerel güç
odaklannın devletin vilayetlerdeki resmi kadroları olarak değerlendirildiği görül
mektedir. Bu çerçevede devlet tarafından bahsi geçen ailelere ve çelebilere tahsis
17 KMMA, Zarf No: 47/21.
Sezai Küçük Ortak kader: Osmaıılıııııı soıı yıllan ve Mevlevilik
edilen büyük ölçekli vakıf gelirleri ile vergi muafiyetleri, hem merkeziyetçi tari
katlan ve bu arada Mevleviligi iktisadi yönden güçlendirmiş, hem de manevi
otorite ve siyasi otorite arasındaki bütünleşmeyi saglamıştır. 18
Fuad Köprülü'nürı liadesiyle; "Osmanlı Devleti'nin kurulmasından sonra da top
lumda ve siyasi çevrelerde etkinligini sürdüren Mevlevilik, mı1siki, sema ve şiir gibi üç
vasıtaya isnat ettigi tarikat anlayışıyla, Osmanlı şehirlerinde ve yüksek mahfillerde da
ima taraftar bulmuş, birer sanat merkezi olan tekkcleri her zaman ragbet görmüş,
Mevlevi şeyhleri de mevcut sosyal ve siyasi nizann muhafaza ve saraya karşı her za
man itaatkar davranarak siyasi ve dini kıyamdan daima uzak durnıuşlardır." Osman
lı'nın fetlıettigi her bölgeye Türk kültürünü taşıyan birer elçi görevi gören Mevleviler,
böylece Osmanlı sınırları içinde Mısır, Suriye, Irak ve Azerbaycan'dan Avrupa içlerin
de Peçu'ya kadar her tarafta Mevlevi zaviyeleri açmışlar ve malıdut bazı zamanlar is
tisna edilirse Mevlevilik hükümet tarafından asla takibata alınmamıştır. 19
XV. ve XVI. asırlarda Anadolu'da ve Rı1meli'deki Şii-Batıni cereyanlara
karşı Osmanlılar mevlevilere itibar etmişlerdir. XVIII. asnn sonlan ve XIX. asnn
başlannda ise bu politikanın yerini kendisi Mevlevi olan llL Selim'in de gayret
leriyle, Yeniçeri ocagında Bektaşllerin yerine Mevlevileri ikame etme düşüncesi
alnıış20 ve yeniçeriligin kaldırılmasıyla birlikte de bu gerçekleştirilmiştir.
Özellikle İstanbul'daki mevlevihanelere zaman zaman padişah ve vezirlerin
ziyarete gelmeleri ve teveccühleri, eşrafında Mevlevilige karşı ilgisini artırmıştır.
Vezirler, beyler, paşalar veya zengin eşraf tarafından inşa edilen Mevlevi dergah
lannın, tamirlerini de yine ya bu zevat üslenmiş veya pa dişalı emriyle tamir mas
raflan hazineden karşılannııştır.21
Örnek olarak Yenikapı Mevlevihanesi'nin tariliine bir göz atılırsa, bu der
gahın diger İstanbul dergahlan gibi tarihi boyunca devlet erkanının sürekli mad
di ve manevi desteklerine mahzar oldugu müşahade edilir.
18 Ekrem Işın, "Mevleylliğin Osmanlı Modernleşmesindeki Yeri ve Şeyh Galib", Şeyh Gcilib Kitabt, istanbul 1995, s. 52-53. 19 Franz Babinger-M. Fuat Köprülü, Anadolu'da islcimiyet, (tre. Ragıb Hulusi), istanbul 2000, s. 54-55; Ayrıca bk. A. Göl pınarlı, Mevlcinci'dan San ra Mevlevilik, s. 245-248; N. Göyünç, "Osmanlı Devletinde Mevleviler", TTK Be/leten, c. 55, sy. 213, Ağustos 1991, s. 351-358; H. Özönder, "Mevlevilik Tarikatinın Türk-Sosyo Ekonomik Tarihindeki Yeri ve Önemi", Türkische Wirtschafts-und Sozialgeschichte (1071-1290}, Akten Des/V.Internationalen Kongresses, München 1986, Weisbaden 1995, s. 241-246. 20 A. Göl pınarlı, Mevlcinci'dan Sonra Mevlevilik, s. 269. 21 A. Göl pınarlı, Mevlcinci'dan Sonra Mev/evi/ik, s. 248.
720 Bunun müşalıhas örneği Yenikapı Mevlevihanesidir. Sultan IV. Murad der-
gahın ikinci postnişini Doğani Ahmed Dede'ye teveccühlerinden dolayı Yenika
pı Mevlevihanesi'ne çeşitli yardımlarda bulunmuştur.22 IV. Murad'dan başka, Ye
nikapı Mevlevihanesi'ne gerek nakden gerekse vakıflar tahsisi veya dergahın ba
zı kısımlarını tamir suretiyle yardım edenler olmuştur ki, bunlann çoğunluğunu
Padişahlar başta olmak üzere devlet adamları veya onların hanımları ve kızları
teşkil etmektedir. Vezirazam Hekimoğlu Ali Paşa (ö. 1689-175gf3 1731/32 yılın
da semahaneyi biraz genişletmek süretiyle ananlmasını sağlamış/4 1754-55'te
haralı olan hücreler Sadrazam Nam Abdullah Paşa, (ö. 1698-17 58)25 tarafından ' '•
yeniden yaptınlmış, yine Vezirazam Safranbolulu İzzet Mehmet Paşa (ö. 1745-
1812) bazı Mevlevi büyüklerinin türbelerini yenileıniş, 26 XVIII. yüzyıldaki ona
nınlar meyanında, Şeyhulislam Mekki Efendi (ö. 1714-1797) çöken dergah şadır
vanını 1785 yılında yeniletmiş,27 m. Selim'in annesi Mihrişah Valide Sultan (ö.
1220/1805) Yenikapı Mevlevihanesine fodla, yağ, pirinç vesair malzeme tahsis
etmek suretiyle yardımda bulurımuştur.28
Aynca XIX. yüzyılda dergaha yapılan yardımlar sadedinde Sultan II. Mah
mud, Sultan Abdülmecid mevlevihaneye erzak bağışında bulurımuş, Maliye Nazı
n Abdurralıman Nafiz Paşa dergaha kütüphane ve sebil yaptırdıktan sonra, Mali
ye Nezaretine işletilip artırılması ve dergah giderlerine harcanması için yüklüce
para bırakmış, Halet Efendi ve Kasalıbaşı Bakir Efendi çeşitli bağışlarda bulun
muşlar, Sabık Konya-Valisi Mustafa Hıfzi Dede Paşa bir miktar para vakfetmiş,
Mehmed Arif Paşa'nın hanımı yanan mutfağı yenileıniş, Sultan Malımud'un kızı
Adile Sultan (1826-1899), eşi Kaptan-ı Derya Mehmed Ali Paşa (ö. 1813-1868)29
mevlevihanedeki-sarnıcı yaptırmış, Sadrazam Yusuf Kamil Paşa (ö. 1808-1886)30
Kalender Çeşmesi'nden mevlevihaneye kadar olan yolu kaldının döşetıniş, Keçe-
22 M. Ziya, A.g.e .• s. 61, 114-115. 23 Defter-i DervTşcın ll, s. 46. 24 Defter-i Dervişan ll, s. 46, 53; M. Ziya, A.g.e., s. 53. 25 Defter-i Dervişan ll, s. 53. 26 M. Ziya, A.g.e .• s. 84 27 Defter-i Dervişan ll, s. 46, 53; M. Ziya, A.g.e., s. 87-88. 28 M. Ziya, A.g.e., s. 62-63. 29 B k. ibnülemin Mahmud Kemal i nal, Son Sadrazam/ar, istanbul 1982 (Üçüncü Baskı), 1, 59-73. 30 Bk. ibnülemin, A.g.e. ,1, 196-258.
Seıai Küçük Ortak kader: Osmaıılıııııı son yıllan ve Mevlevilik
cizade Fuad Paşa (ö. 1814-1868)'nın31 eşi Behiye Hanım dergalıa 1000 lira bağış
lamış, Sadrazam Midhat Paşa'nın (ö. 1822-1884)32 kızı Memduha Hanım da mev
levilıfuıenin harem dairesine bitişik olan bostam satın alıp dergalıa bağışlamıştır.33
Yine XIX. asır içinde tarikatın Osmanlı yüksek zümresine mal olduğunu
göstermesi açısından,34 Yenikapı şeyhi Abdilibaki Nasır Dede'nin Defter-i Dervi
şan I ve II'ye kaydettikleri arakiye giyenler listesi önemlidir.35 Defterdeki kayıt
lara göre, Mevleviliğe muhib olanlar ve intisab edenler, kadılar, divan katipleri,
resmi memurlar, valiler ve yüksek kişilerden beyler ve beyzadeledir.36
Bu hususta Ziya Bey'in Yenikapı Mevlevihtinesi eserinde, yine bu asırda Ye
nikapı Mevlevilıanesi'nde şeyhlik yapan Osman Selahaddin Dede zamanında,
şeyhe müntesip olanların ve muhibbanın hemen hemen hepsinin yüksek zümre
den olması da dikkat çekicidir.37
31 Bk. ibnülemin, A.g.e., 1, 149-195. 32 Bk. ibnülemin, A.g.e., 1, 315-414. 33 M. Ziya, A.g.e., s. 61-64. 34 A. Gölpınari ı, Mevlanci'dan San ra Mevlevi/ik, s. 254 35 Bu kayıtlar arasında, toplumun her kademesinden; devlet erkanından esnafiara kadar bir çok kimsenin isimleri bulunmaktadır. Bk. Ali Nutki Dede, Defter-i Dervişcin /,Süleymaniye Kütüphanesi, Nafız Paşa No: 1194, vr. 15b-16a; Abdülbaki Nasır Dede, Defter-i Dervişcin ll, Türkiye Diyanet Vakfı islam Araştırmaları Merkezi Kütüphanesi (ISAM), nr. 18112 (Fotokopi), s. 7-23. 36 Defter-i Dervişcin /, vr. 15b; Mehmed Ziya, A.g.e., s. 71-72; A. Gölpınarlı, Mevlanci'dan Sonra Mevlevi/ik, s. 249-254. 37 "Başta Veliahtlık döneminde Sultan Reşad olmak üzere, Sabık Sadrazam Keçecizade Fuad Paşa, Eşi Emine Behiye Hanım, oğulları Nazım ve Kazım Beyler, torunları Hikmet ve Reşad Beyler, Sadrazarnın gelini ve merhum Nazım Bey'in haremi Nimet Hanım, Silbık Sadrazam Ali Paşa, Şeyhulislam olup vefat eden Sahib Molla Bey, Konya Dergilhında şeyh iken vefat eden Abdülvahid Çelebi Efendi, Büyük islam alimlerinden Hoca ishak Efendi, Harem-i Şerif Şeyh i Ziver Paşa, Ali Paşazade Selahaddin Bey ve haremi Saadet Hanım, son asırda yetişen faziletli Mevlevi şeyhlerinden Yenişehir Mevlevihilnesi postnişini şeyhim Hasan Hüsni Dede, Meclis-i Viiiii Başkatibi Kenan Bey, Divan Muhasebilt Reisi Zühtü Bey'in babası Ali Şefik Bey, Zühtü Bey'in anne annesinin babası Arif Paşa, Şeyhin oğlu Celaleddin ve Kemal Efendiler, Kudümzenbaşı Ahmed ve Neyzenbaşı Cemal, Konya Şems Dede Dergilhı şeyhi Ahmed Dede, Ateşbazveli türbedarı Yakub Dede, Yenikapı Dergilhı Semazenbaşı Mustafa Dede, istanbul Meclis-i Meşayıh Reisi, Sütlüce Sadi Dergilhı şeyh i Elif Efendi, Yenikapı Dergilhı eski hizmetiilerinden Hüsam Dede Efendi, Beylikçi Divan-ı Hümayun Müdür muavini Mevlevi şairlerinden ismet Bey, Evkaf Nazırı, Sadaret Müsteşarı Mehmet Ali Paşa, Defter-i Hakani Nazırı Rıza Paşa ve babası Mümtaz Efendi, Müsiki Üstadı Hoca Zekai Efendi, Bursa Şer'iyye Mahkemesinden Asım Molla Bey, Mesnevihan Selanikli Mehmet Efendi, Maliye Nezaretinden Şevki Efendi, Evkaf Nezareti Kapı çuhadarlarından Konyalı Hacı Ömer Efendi, Manastır Valisi Mevlevi Ariflerinden Hıfzı Paşa, Jandarma Dairesi Reisi Hakkı Paşa, Midhat Paşanın kızı Memduhe Hanım, Dahiliye Nazıriarından Said Efendi, Dahiliye Nazırı Mektupçusu Giritli Sildık Efendi, işkodralı Rıza Bey, Edirne Mevlevihanesi Postnişini
722 m. Selim ve II. Mahmud dönemleri başta olmak üzere, XIX. asır içindeki bü-
tün padişahlar Mevleviliğe yakın ilgi göstermişler ve padişahlann bu yakın ilgi ve
alakalan devletin tüm kademesindeki memurlan tarafından da desteklenmiştir. Bu
destek sayesinde Osmanlı topraklan içinde bulunan bütün mevlevilifuıeler, başta ta
mir ve iaşe olmak üzere bir çok ihtiyaçlanm karşılamakta pek zorlanmanıışlardır.38
m. Selim'in Şeyh Galib'e hayranlığı, Hacı Mehmet Çelebi'nin Nizam-ı Ce
did'e karşı Konya isyamm adeta tertip ve idare etmesine rağmen, Mevleviliğe
bağlılığında bir değişme olmayıp, döneminde Mevlevilik, münevver zümre için
de en yüksek mevkiyi almış, mevlevilianeler tamir_edilmiş, vakıflan çoğaltılmış, ' -.
bir çok kişi Mevleviliğe intisab ederek teveccüh kazanma yolunu denemeye baş-
lamıştır. Sık sık mevleviliap.elere giden padişahın bu tutumu ve Mevleviliğe bağ
lılığı, diğer devlet büyüklerini de mevlevihanelere çekmiştir.39
ill. Selim'in Mevleviliğe ilgisinden başta Konya Mevlana Dergahı olmak
üzere tüm Mevlevilianeler faydalannııştır.40
II. Mahmud, Yeniçeri Ocağı'ın ortadan kaldırnıış, Bektaşi tekkeleri kapatıl
mış, Bektaşiliğin ordu üzerindeki tüm yetki, inıkan ve moral faaliyetleri, o gün
den itibaren Mevlevilik tarikatine aktarılnııs ve tarikatın ordudaki temsilcisi olan '
şeyhe "mareşallik" unvam verilmiştir.41 Özellikle bu dönemin Mevlevi devlet
adamlarından Mehmed Said Halet Efendi (ö.1238/1822)42 Mevleviliğin devlet
neznindeki yerinin sağlamlaştırmıştır.
Aydın lı Eşref efendi, Tavşanlı dergahı Şeyhi Hasan Dede, Marmarisli Hüsameddin Dede, Çorum Mevlevihilnesi şeyhi izzet Dede, aynı dergahın eski mensublarından Akif Dede, Semazenbaşı Berber Mustafa Dede, Hakka k Nazif Efendi, Fuad Paşa Kethudası Şevki Bey, Bağdat Kapı Kethudası Hafız ö:mer Efendi, Mutafzade Ahmed Efendi, Maliye Başl<atiöi'Rıza ve Mahmud Cem il Beyler, AhmediDivan Muavini Tahsin Paşazade Cemi! Bey, Haleb Merkez Mutasarrıfı izzet Bey, Müneccim Başı Osman Efendi kerimesi Şaire Nakiye Hanım, Alyanak Mustafa Paşazade Ferik Mehmet Paşa, Şevket Bey Hanımı Pürkemal Hanım, Arif Paşa'nın bütün akrabaları, Pertev Paşa'nın tarunu Tevki-i Mahmud Bey ve Annesi, Yenikapı Semazenbaşı Hal it Dede ve Kütahya Erguniye Dergahı Şeyhvekili Kazancı Hasan Dede, izmir Mevlevi Şeyh i Hafız Dede, Aydın Şeyh i Nuri Dede ile isimlerini öğrenemediğim diğer bir çokları. " Bk. M. Ziya, Yenikapi Mevlevihônesi, s. 193-194. Ayrıca Osman Selahaddin Dede'nin Defter-i DeNişôn'a kaydettiği liste için bk. Defter-i DeNişôn ll, s. 3-6, 9-14. 38 Sezai Küçük, Mev/eviliğin Son Yüzyii;, Vefa Yayınları, istanbul 2007, s. 330. 39 Gölpınari ı, Mevlônô'dan San ra Mevlevilik, s 249. 41 S. Küçük, A.g.e., s. 334-340. 41 Frederich W. Hasluck, Bektaşi Tedkikleri, (çev. Ö. Demirel), istanbul i 995, s. 1}3; M. Kara, Din Hayat Sanat AÇismdan Tekkeler ve Zaviyeler, Dergah Yayınları, (Uçüncü Baskı) Aralık 1990, s. 21 O. 42 Ahmed Cevdet Paşa, Tarih-i Cevdet, Matbaa-yı Osmaniye, istanbul 1284, XII, 54-60; Abdurrahman Şeref, Tarih Musahabeleri, istanbul 1323 s. 27-38; M. Ziya, A.g.e. , s. 99-105; A. Göl pınarlı, Mev/ônôdan Sonra Mevlevilik, 174, 248-254, 414.
Sezai Küçük Ortak kader: Osmaıılıııııı soıı yılları ve Mevlevilik
Gerek Abdülmecid gerekse Abdiliaziz dönemleri de Mevleviliğin devletin
üst kademeleriyle ilişkilerinin üst düzeyde seyrettiği, Mevleviliğe yakın devlet ri
calinin dergahlara destek olduğu bir dönem olmuştur.
Bu asnn ortalannda Yenikapı Mevlevibanesi, Osman Salahaddin Efendi'nin
gençlik zamanında devrin ileri gelen devlet adamlannın, alimierin ve ariflerin
toplantı yeri haline gelmiştir. Bu toplantılara katılanlar arasında kendisine inti
salı eden Sadrazam Keçecizade Fuad Paşa, Ali Paşalar, Mısırlı Kamil Paşa, Prens
Mustafa Paşa, Adile Sultanın eşi Mehmed Ali Paşa, Sadrazam Midhat Paşa ve
Şeyhulislam Sadeddin ve Refik Efendi bulunınaktadır.43
II. Abdülhamid'in sık görüşüp fikir alış verişinde bulunduğu şeyhlerden bi
ri de yine Yenikapı Mevlevihanesi şeyhi Osman Salahaddin Dede'dir.44 II. Abdül
hamid'in Mevleviliğe muhabbeti şehzadeliği günlerinden başlamış ve V. Mu
rad'ın tahtdan indirilip yerine kendisinin geçirilmesi döneminde, önemli bir rol
oynayan Yenikapı Mevlevihanesi şeyhi Osman Salahaddin Dede ile olan müna
sebeti esnasında daha da artınıştır.
Mevlevilerle padişah arasındaki irtibat, II. Abdülhamid döneminin son on bir
yılında postuişin olan Abdülvahid Çelebi'nin zaman zaman n. Abdülhamid aley
hinde konuşması ve II. Abdülhamid'in Yıldız Sarayı'na karşılık Konya Meram bağ
larında "Yıldız Köşkü" adıyla süslü bir köşk yaptırması ve şehir içinde saray fay
tonlanna benzer faytonlarla gezinnıesi ve her haliyle padişahı kuşkulandım dav
ranışlarda bulunması sebebiyle kesintiye uğramış ve Çelebi saray tarafindan sürek
li takibat altında tutulmuştur. Şehzade V. Reşad'ın Mevlevi olması ve Çelebi'nin
Bektaşi meşrep tavırlan da bu takibatın bir başka sebeblni teşkil etınektedir.45
Mevleviliği herkes tarafindan bilinen Sultan Reşad dönemi ile birlikte II.
Abdülhamid döneminin son yıllannda Mevleviler üzerinde oluşan baskı ortadan
kalkmış, siyaseten rahatlayan Mevleviler, Osmanlının her alanda içine düştüğü
sıkıntılarla Mevlevi olan padişaha rağmen karşı karşıya kalmışlardır.
Osmanlının içine düştüğü siyasi-maddi kriz Mevlevileri de yakından etkile
miş, dergahlann çoğu gerek vakıf varidatlannın azaJ.ması ve eskiden olduğu gi-
43 M. Ziya, a. e., s. 180; i. Mahmud Kemal inan, San Sadrazam/ar, 1, 436. 44 irfan Gündüz, Osmanlllarda Devlet Tekke Münasebetleri, Seha Neşriyat, istanbul 1983, s. 21 8; Mustafa Kara, "ll. Abdülhamid Dönemine TasawufTarihi Açısından Genel Bir Bakış", /1. Abdu/hamid ve Dönemi Sempozyumu Bildiri/eri, (2 Mayıs 1 992], istanbul 1992, s. 69-70. 45 M. Önder, Yüz Y1/lar Boyuneo Mevlevilik, s. 67.
724 bi devletten ve devlet ricalinden yardım görememeleri ve gerekse ülkenin içinde
bulunduğu sosyal sıkıntılar neticesinde kapanmaya yüz tutmuştur.
Bütün olumsuzluklara rağmen Osmanlı ile veya devlet yönetimi ile uyumu
devam eden Mevlevilerin I. Dünya savaşında Filistin cephesine "Mevlevi Alayı"
adı altında dervişlerini göndermesi bu tarikatın devletin kaderine ortak olmaları
bakımından önemlidir diye düşünüyoruz.
Yükselişi ve zayıflayışı Osmanlı devletiyle paralellik arzeden Mevleviliğin,
bu açıdan bakıldığında Osmanlı ile bir ortak kaderi yaşadığı ifade edilebilir.
Osmanlının içinde bulunduğu mali ve sosya! sıkıntıların Mevlevilere nasıl --.
yansıdığım göstermesi açısından bazı Mevlevihanelerle ilgili aktaracağımız man-
zaralar da "ortak kader"i _daha net bir şekilde ortaya koyacaktır.
1313/1897 Bursa'ya giden Tahiru'l-Mevlevi, Alımed Remzi Dede'ye yazdığı
mektubunda Bursa Mevlevihanesi'ni şöyle anlatır:
"Gittiğim mukabele günü olan, Cuma idi. Lakin Şeyh Efendi alınadığından
eda-yı salatı müteakib ism-i Celal okundu. Fakat Yenikapı Dergahındaki ahenk ne
rede? Ne ise Hak kabul etsin, okundu bitti. O akşam dergahta kaldım. Matbalı-ı şe
rifi ziyaret ettim. Dört can vardı. Yatsı namazından soma mekteb-i idadi-i mülki
müdürü olup muhibbandan bulunan Ziya Bey, Mesnevi-i Şerif taktirine başladı.
Cenab-ı Mesnevi'nin ulviyetine hürmeten dinledik Bahis, ruhun uyku halinde ale
mine i'tilası ve uyku ölümün kardeşi olduğunu mübeyyen idi. Sabahleyin Gelibo
lu çilekeşlerinden Kayserili Arap Bekir Dede ile konuşuyorduk. Akşam bulunmadı
ğı ellietle dersin neden bahsolunduğunu sordu. Fakir söyleyince, "Allah Allah bi
risi tı1ti hikayesini bıraktı da billbill hikayesini mi söylüyordu" dedi. Gillüştük."46
1309/1891- y:ılırıda .. Halep Mevlevihqnesi'nde Vacid Dede'nin azli üzerine
dergaha postuişin olarak atanan Amil Çelebi, uzun bir süre postuişinlik maka
mında bulunmuş, dönemin hükümetiyle olan bağlantısı ve çelebi olması hasebiy
le Halep'te hükümetin ileri gelenlerini, memur ve vazifeiiierini şöhretinden fay
dalanarak kendi nufuzu altına almış ve Halep Mevlevihfuıesi'nde de istediği gibi
rahat tasarruf etme imkamın bulmuşturY
46 Tahirui'I-Mevlevl (Olgun). Çifchfine Mektup/an, (hzl: Cemal Kurnaz-Gülgün Erişen), Akçağ Yayınları, Ankara 1995, s. 120-121. 47 "U/Omu fethi'J-mevôhibi'J-JôhDtiyye fi keşfi esrôri meôrifi'l-berzahiyye" isimli eserinin sonuna iliştirilmiş olan ve Konya Mevlana Müzesi Arşivi'nde bulunan benzer bir şikayetnamenin de sahibi olan Abdülgani Dede'nin ahfadından Galib b. Saib? tarafından yazılan mektup. Bk. Abdülgani Dede, U/Omu Fethi'/-Mevôhibi'lLcihOtiyye fi Keşfi Esrciri Me'cirifi'I-Berzahiyye, Şam Esed Kütüphanesi, Mahtütat Bölümü (ŞEK, MB), Kayıt No: 18017; KMMA, Dosya No:65/3.
Sezai Küçük Ortak kader: Osmaızlzmıı son yıllan ve Mev/evilik
Mevlevihfme vakfına ait olan bazı akaratı satarak "devr-i meş'üm-ı istibda
dın ricai-i ma'h1mesine" sarf etıniş, vakf arazilerini yedi-sekiz seneliğine kiraya
vermiş, on bin liralık vakıf arazisini de satarak bedelini kendisi almıştır.48
Döneminde mevlevihanenin vakıflan azalmış, varolanlannda bakımsızlığı
sebebiyle değerleri düşmüştür. Bu gibi davranışlan sebebiyle tekkede bulunan
dervişlerle ve eski şeyh ailelerinin muhalefetiyle karşılaşan Amil Çelebi'yi, der
vişler şikayetlerini ve hak taleplerini içeren birer mektupla, Abdilihalim Çelebi
Efendiye, Meşihat-i İslamiyye'ye ve Nezaret-i Evkaf-ı Osmaniyye'ye şikayet et
mişlerdir. Bu şikayete Halep eşrafından ve ulemasından imza koyanlarda olun
ca Amil Çelebi 1323/1905 yılında görevinden azledilmiştir,49 Daha sonra Kütah
ya Mevlevihanesi'ne tayin edilen Amil Çelebi burada da aynı uygulamalanna
devam etıniştir.
Karaman Mevlevihanesi de diğer Mevlevi dergahlarında da örneklerine
rastlanan, vakıflann kötü yönetimi ve tekkedeki bir takım idari aksaklıklar neti
cesinde, sosyal hayattaki etkirıliğini kaybetıneye başlamıştır. 50 XIX. asnn ikinci
yansından itibaren gelir getiren vakıflann savsaklanması neticesinde, gelirleri
azalmış ve bütün müştemilatıyla yeniden tamiı·e ihtiyaç duyar hale gelmiştir.51
1330/1912 tarihli Salname'de derga.Iıın alıvali şöyle tasvir ediliyor:
"Zaviyenin sekiz kadar derviş hücreleri ile bir şeyh dairesi vardır. ZaYiye
nin avlusuna bakan yan kubbelerin saçaklan müheddim olmuş, asıl kubbenin
kurşunlan çürümüş, tamire şiddetle muhtaç ise de maalesef evkaf-ı merbut ol
madığından bakılmıyor. "52
Aynca XX. asnn ilk çeyreğinde, mevlevihane eski yaşantısını tamamen
kaybetıniş, matbalı yok olmuş, gerektiğinde şeyh efendinin dairesinde bulunan
matbahta yemekler pişirilmiştir. Yine bu yıllarda, dergahta mutrib heyeti teşkil
48KMMA, Dosya No:65/3; Ayrıca, Amil Çelebi'nin aziedildiği Halep Mevlevihanesi postnişinliği görevine tekrar atanma ihtimalinin belirmesi üzerine Sadarate yazılan 5 Tişrin-i Sarii 1329/1913 tarihli elimizde fotokopisi bulunan numarasız belge. 49 Mektup, ŞEK, MB, Kayıt no: 18017; KMMA, Dosya No:65/3; Bizde fotokopisi bulunan belge. 51 Hasan Özönder "Karaman [Iii rendel Mevlevihanesi, Osman/1 Araştirma/an, sy. XIV, istanbul 1994, s. 150. 51 D. Ali Gülcan, Karaman Mev/evihônesi, Mevlevilik ve Karamanil Mevleviler. Karaman 1975, s. 31. 52 Salnameye konan bir resim de dergahın harab vaziyetini göstermektedir. Konya Salnamesi, 1330/1912, s. 614.
726 edilemediği için mukabele yapılamamış, derg:lli camiinde ezan okuyacak müez
zin görevinden aziedildiği ve yerine maddi sıkıntılar sebebiyle müezzin tayin
edilemediği için cami bir aya yakın tatil edilmiş, ezan okunamamış, beş vakit na
maz ifa edilememiştir. 53
Konya Mevlana Müzesi Arşivi'nde bulunan 1917 yılına ait bir belgede; Si
vas Mevlevihanesi'nin harab durumdu bulunduğudan, kapı ve duvarlanmn yıkıl
maya yüz tuttuğundan, tamiri için vilayetçe 1500 liralık bir keşf bedeli tespit
edildiğinden54 bahsedilmektedir. Bu tarihten sonra Mevlevihane Sivas'ta bulunan
Ali Baba Zaviyesi'ne55 taşınmış ve tekkeler kapı;ı,tılıncaya kadar burası Kadiri-Mevlevi derg:lliı olarak görev yapmıştır. 56 · . ·
Samsun Mevleviha_nesi de Osmanlının son yıllannda sıkıntılar içindedir.
Yirmi yedi sene Samsun Mevlevihanesi postnişini olarak görev yapan Cemilled
din Dede, 1311/1893 senesinde vefat edince, yerine yedi yaşında bulunan oğlu
Ali Enver Efendi geçmiş,57 Aynı yıl çıkan bir yangında dergahın bütün müşte
milatı ahşap yapı olduğu için yanmış, derg:lliın hiç bir geliri de olmadığından,
Ali Enver Dede'nin annesi Züleyha Hamm, derg:lliı kendi varidatıyla tekrar yap
tırmak istemiştir. 58
Züleyha Harnın yanarak yok olan derg:lliın hücreleri yerine ailesi için bir
ev ve geçimini temin için de dükkan ve mağazalar yaptınmştır. Ev dışındaki yer
leri de kiraya vermiştir. Bu esnada oğlu Ali Enver Dede'nin meşihati devam et
mekte fakat derg:lli ınüştemilatından geri kalan semahane geçirdiği yangın sebe
biyle terkedilmiş harab durumdadır. 59
1327/1909 yılında Ali Enver Dede Konya'da Çelebilik makamında bulunan
Veled Çelebi tarafından .. mevlevihaneyi ha,rab ve muattal bıraktığı ve "şer'i şerife
53 Bk. KMMA, Dosya No: 68/22. 54 KMMA, Dosya No: 50/11 55 Bu zaviye ile ilgili Sa im Savaş bir doktora çalışması yapmış ve bu çalışma yayınlanmıştır. Geniş bilgi için bakın ı?. Sa im Savaş, Bir Tekkenin Dini ve Sosyal Tarihi, istanbul 1992. 56 Nejat Göyünç, "Sivas Mevlevihanesi", IX Vak1fHaftas1 Kitab1, Ankara 1992, s. 83-92. , s. 85. Ayrıca bu zaviye ile ilgili fotoğraflar için bk. N. Göyünç, a. g. m. , s. 88-92. 57 KMMA, Dosya No: 87/11, 87/35. Ali Enver Dede'nin tayinine dair meşihatname için bk. KMMA, Dosya No: 50/20. 58 KMMA, Dosya No: 87/35. 59 KMMA, Dosya No: 87/5.
Sezai Küçük Ortak kader: Osnıaıılıııııı soıı yıllan ve Mevlevilik
ve tarikat-ı aliyye mugayir alıvalinden dolayı" görevinden alınmış, yerine 20 Re
biulahir 1327/ı90960 tarihinde Hüseyin Hasib Dede tayin edilmiştir.61
Yenikapı Mevlevilianesi şey bi Mehmed Celaleddin Dede, Arnasya Dergalıı ile il
gili de Konya'ya yazdığı bir 13271 ı9 ı ı tarihli bir yazıda şu ma'hlmatı vermektedir.
"Amasya Mevlevilianesi asitane olmayıp zaviye olduğu cilıetle, sertabbah, müstah
dem bulunmadığı ve dergalıın geçen ı311/ı893 senesinde vukua gelen harik-i ke
birde kanıilen muhterik olarak vandat-ı cüz'iyyesi ile tarz-ı atikini muhafazaten an
cak bir tevlıidhane, iki hücre, divanhane ve ittisalirıde medfıln meşayıh-ı sillenin
türbeleri irışa ettirilip, semahane henüz yaptınlamadığı cilıetle, zabitan-ı saire de ol
madığı, yalnız Kasımpaşa Mevlevilianesi çilekeşlerinden Tokatlı Hacı Veli Dede na
mında ve on dört seneden beri hücrenişin, türbedarlıkla, dergalıın umururıu rü'yete
me'mfu bir dede müstahdem ve şehri istihkakının yüz yirmi kuruştan ibaret bulun
duğu, mamafih muhibban, neyzen ve ayinhan mevcud olmadığı ma'n1zadır."62
Tahirü'l-Mevlevi de, Arnasya Mevlevihanesi son şeylıi Cemaleddin Dede ile
ilgili şu anekdotu aktam:
"Cemaleddin Efendi, babasının vefatı üzerine çocuk kalmış, dergalıın umfu-ı
idaresi kendisine tevarüs etıniş ise de, meşilıatnamesi verilmediğinden, hem vukua
gelen Ermeni vak'asmda yanan dergalıını tamire vesile bulmak, hem de meşilıatna
mesini derdest etmek fikriyle ı313/ı898 yılında İstanbul'a gelmiştir. Yenikapı Mev
levilianesi semazenbaşılarmdan Halid Dede'den sema meşk etıniş, sadece destan sa
rılan Cemaleddin Efendi, daha sonra kendi tekkesine dönmüştür. Dergalıını tamir et
tirdi mi bilmiyorum ama Cemal Efendi, yirmi-otuz arası yaşlarda, orta boylu, esmer
zayıfyapılı bir zattır. Yazı yazmayı bilmez, sadece birai okunıası vardır".63
Tokat Mevlevihanesi şeyhi Mehmed Hadi Dede, ı329/ı913 tarihli Konya'ya
yazdığı bir yazı da, dergabın tek geliri olan ekmekçi fınnınm tamamen harab ol
duğunu, bu sebeble Konya'ya mutad olarak gönderilen aylık otuz kuruşun aksa
tıldığını belirtmektedir. 64
60 Hasib Dede, bu belgede tayin tarihini 1329/1911 senesi olarak gösterse de diğer belgelerde Samsun Mevlevihanesi şeyhi olarak verdiği tarihler 1327/1909 senesidir. Bu da 1329 senesinin sehven yazıldığını ortaya koymaktadır. KMMA, Dosya No: 87/11, 87/16, 87/12. 61 KMMA, Dosya No: 87/11, 87/16. 62 KMMA, Dosya No: 55/28. 63 Tahirü'I-Mevlevi, Çi/ehône Mektup/art, s. 143. 64 KMMA, Dosya No: 68/34.
728 Aynca bir başka yazıda da dergiliın 1324/1909 senesinde bir yangın geçir-
diğini ve dergah içindeki demirbaş eşyaların telef olduğunu, daha sonra kendisi
nin tedarik ettiği demirbaş eşyalan ise bu yazıda zikrettiğini belirtnıektedir.65
Ankara mevlevibanesi son şeyhi Mustafa Nureddin Dede de Konya'ya yaz
dığı mektuplarda; mevlevihanesinin içinde çile çıkarmış sertabbah, türbedar,
neyzen, nat ve ayinhan gibi dedelerin bulunmadığı, bu hizmetlerin bazı muhib
ban tarafından fahri olarak yerine getirildiği, muntazam bir varidatının da olma
dığını belirtmektedir.66
Çankın Mevlevibanesi şeyhi Hasib Dede ise ~<fergahı ile ilgili 1912 senesin-' '•
de Konya'ya yazdığı bir mektupta dergahla ilgili malumatlar verir. Göreve baş-
ladığında dergahta şeyht~n ve bir türbedardan başka kimse bulunmadığını ifade
ettiği mektubunda, bu duruma şaşırdığını belirten Hasib Dede, sabık şeyh Nuri
Dede'yi kasdederek Konya'ya şunları yazmıştır: "Yinni beş senedir meşihatte bu
lunduğu halde, her sene bir muhib yetiştinniş olsa, bu zaman zarfında yinni beş
semazeıı, ayinhan ve neyzen bulunması lazım gelirken dergalıta bir topa! sema
zeıı dahi bulunmaması doğrusu tessü.fümü mucib olmuştur. "67
Hasib Dede ilk olarak Mevlevi muhibbanından semazen yetiştirmeye başla
mış68 ve m ev levihanenin tanıir edilecek kısımlada ilgili yirmi beş maddelik de bir
liste çıkanimıştır ki, bu liste dergiliın XIX. asnn sonlanyla XX. asnn başların_:
daki halini tavsife yeterli gözükmektedir. Bu listeye göre; dergiliın tanıire muh
taç kısmılan şuralardır: Semahanenin duvarlarının sıvanması, döşemesinin tami
ri, züvvar (ziyaretçi) odaların tanıiri, türbe kubbesinin kiremitlerinin değiştirilme
si, matbalı'ın kaba yontma taşla tamir ve teşrifi, dam mahalline bir adet fınn in
şası, su oluğu inşası ve dergaha yeniden qir adet şadırvan yapılması. 69
Konya Mevlana Müzesi Arşivi'nde bulunan Antep(Ayıntab) Mevlevibanesi
ile ilgili 1327/1911 tarihli bir belge de, mevlevihaneyi teftişe gönderilen Kasta-
65 KMMA, Dosya No: 68/35. Dergahta. bulunan demirbaşlar şunlardır: on iki takım tennureve hırka, iki çift kudüm, iki ney, üç küçük büyük kilim, bir seccade, üç sandalye, yirmi dört yastık, bir bakır manga i, iki bakır şamdan, iki sarı şamdan, bir saç soba, bir saç manga i, bir büyük gaz lambası, sekiz küçük lamba, bir kahve ocağı, on sandalye. KMMA, Dosya No: 68/35. 66 KMMA, Dosya No: 68/1-7. 67 Bk. KMMA, Dosya No: 69/26. 68 KMMA, Dosya No: 69/26. 69 KMMA, Dosya No: 69/2.
Sezai Küçük Ortak kader: Osmanimm soıı yıllan ve Mevlevilik
monu Mevlevihanesi şeyhi A. Remzi Dede ile Ziya Çelebi'nin Konya'ya sunduk
lan raporu ihtiva etmektedir. Bu rapora göre; dergah vakfiyesinde haftada iki de
fa ayin-i şerif icrası şart koşulduğu halde, uzun zamandan beri ayin yapılmadı
ğı, semahanenin mescide çevrildiği, yine vakfiyede değişik görevliler için ayrı
ayrı şahıs ve ücret tanzim edildiği halde, birkaç görevin bir tek kişi tarafından
yürütüldüğü, hata bazı görevlerin icra edilmediği halde ücretinin alındığı belir
tilmiştir. Ayrıca dervişlerden bazılannın evli olup, dergah dışında kaldıklan der
gahta sadece üç dervişin bulunduğu ve bunlardan birinin Derviş Hamza, ikinci
sinin tekkede ferraş, ibrikçi, sumatçı ve pazarcı görevlerini beraberce ifa eden bir
hizmetçi, üçüncü şahsın ise dergah içinde böyle bir vazife olmadığı halde şeyhill
arabacısı olduğu da bu raporda belirtilmiştir.70
Tahirü'l-Mevlevi de A. Remzi Dede'ye yazdığı bir mektupta 1898 yılında
Çorum Mevlevihanesi'nin şeyhi olan İzzet Dede ile ilgili şunlan aktarır:
"Osman Selahaddin Dede zamanında çile çıkarmış ve uzun yıllar şeyhine
hizmet etmiş, sonra da vatanı olan Çorum'da harab durumda bulunan Mevlevi
tekkesine şeyh tayin olup gitmiştir. Orasını oldukça imar ederek evlenmiş, çoluk,
çocuk sahibi olup Çorum'da kalmıştır. Uzun boylu, sakallı, kaba saba, altınış yaş
larında bir adamdır. Her ne kadar okuması yazması Hak vere ise de, cerbezesi ol
dukça lafzeni, susturmaya muktedirdir."71
Konya Mevlana Müzesi Arşivi'nde Kastamonu Mevlevihanesi şeyhi Said Efen
di ile ilgili de, altında başta Reisü'l-Meşayıh Ahmed Ziyaüddin Efendi olmak üzere,
şehirde mevcut bütün tarikat şeyhlerin ve idarecilerin mühürleri olan bir şikayet
mektubu bulunmaktadır. Bu belgede; Kastamonu Mevlevihanesinin Said Efendi ile
birlikte içine düştüğü valıim durumdan bahsedilmekte ve Said Efendi ile ilgili; "iidiib
ve namus-ı tarikattan uzak ve hiçbir diyarda eşine rast/anamayacak çeşitlifisk u fu
cı2r ve sefahat içinde, binlercefuhşiyyiit ve cinayet-i cilvegiih olmuş, neticede nefret
i ilm ve sıl-i hareketi eseri olarak tevkif edilip habs olunmuş" diye bahsedilmekte ve
bu durumu devam ettiği halde hala meşihatte gözü olduğu ve şeyh A. Rernzi De
de'yi rahatsız ettiği beİirtilmekte ve bu hususta Çelebi Efendi uyanlmaktadır.72
7° KMMA, Dosya No: 65/7. 71 Tahirü'I-Mevlevi, Çilehane Mektup/an, s. 142-143. 72 KMMA, Dosya No: 74/1. Ayrıca 74 na'lu dosyada, Remzi Dede ile Said Efendi arasında vukua gelen tartışmalar ve çekişmelerle ilgili evraklar da bulunmaktadır. bk. KMMA, Dosya No: 74/2-22.
730 Konya Mevlana Müzesi Arşivi'nde bulunan belgelere göre 1327/1911 yılın-
da Ataullah Dede'nin meşihatinin son yıllannda Kayseri Mevlevihanesinin de di
ğer Mevlevi zaYiyelerinin çoğunda olduğu gibi harab bir hale geldiğinden tamir
ettirilmesi için girişimlerde bulunulduğundan, plan hazırlandığından ve keşf ya
pıldığından bahsedilmetedir.73 Fakat bu tarihte dergahın tamir ettirilip ettirilme
diği meçhuldür. Kanaatimize göre tamir edilmemiş ki, mevlevihane tekkelerin
kapatılmasıyla atıl bir hale düşmüş, harap olmuş ve yıkılmış, yeri bir arsa halini
almış ve daha sonra bu arsa üzerine Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Bay
rampaşa İşhanı yaptırılmıştır.74 ' ',
Urfa Mevlevihanesi'nin durumu da aynıdır. XVIII. asırda bir tamir geçiren
mevlevihane, 75 Ahmed D ed e döneminde 1327 f 1911 yılında semahane, harem da
iresi ve hücreleriyle yıkılınaya yüz tutınuş, mevlevihanenin tamiri için 78914 ku
ruş gerektiği, yapılan keşf neticesinde anlaşılmış binanın krokisi ve tamir edile
cek mekanlar ve masraflan tek tek çıkarılmıştır.76 Fakat dergahın bu tamiratının
gerçekleştirilemediği 1925 tarihinde tekkelerin kapatılmasıyla harab olduğu an
laşılmaktadır. Bu tarihten itibaren mevlevihaneden geriye sadece semahanesi
kalmış ve burası da 1973'te restore edilmiştir.77
Ahmed Dede mevlevihanenin faaliyetleri ile de ilgili Konya'ya şu bilgileri
sunmuştur:
"Meşihat, sertabbah, türbedar, neyzen, mesnevihanlık ve bil umum müsiki
aşina mulıibbanımızdan Hacı Said Ağazade Müslim Sıdki Efendi var ise de hiçbir
hizmet talibi olmayıp, ancak intisab ve mulıibbanlıkla iktifa etınektedir. Emr-i ili
lerinin vurodundan önce de dergahta padişalıımız ve selamet-i vatan ve ehli iman
için dua lunmaktadır. M.evlevihanede görevli olarak, 1268/1852 tarihinde derga
ha giren Osman Dede, 1264/1848 de dergaha intisab eden biradetim Hacı Mus
tafa Dede, 1279/1862 de dergaha intisab eden nathan Hacı Abdullah Dede,
1285/1868 tarihinde intisablı Mesnevihan Müslim Dede olup bunlardan hiç biri
bir asitanede çile çıkarmamışlardır. illum-u lazıme ve hizmet-e adab-ı meşihati
73 KMMA. Dosya No: 95/1-5. 74 Mehmet Çayırdağ, "Kayseri Mevlevihanesi", SÜTürkiyat Araştirmalan Dergisi, sy. 2, Konya 1996, a. g. m. , s. 92. 75 Başbakan/tk Osman/i Arşivi, irade Dahiliye, 20350, (2 R 1278/1861). 76 KMMA, Dosya No: 68/44, 68/45. 77 Restore edilen semahanenin mimari ayrıntısı için b k. A Cihat Kürkçüoğlu, "Urfa Mevlevihanesi", SÜTürkiyat Araşttrma/an Dergisi, sy. 2, Konya 1996, s. 303-304.
Sezai Küçük Ortak kader: Osmaıılıııın soıı yıllan ve Mevlevilik
öğrenmek için Hüseyin dallerini asitane-i aliyyeye gönderilmesi düşünülürken,
daha önce de arzettiğim gibi hizmet-i aciziyi diğer Hasan dilileri icraya mukad
der ise de mümaileyh Hasan dallerinin hizmet-i askeriyyeye dühı1l eylerliğinden
asitane-i aliyyeye gelmesi emr-i aliyye-i mün'imanelerine vabestedir"78
Bu yıllarda Antalya Mevlevihanesi de bazı kanşıklar içindedir. Aziedilen
Hüsameddin Dede ile yerine tayin edilen Hemdem Dede arasında vukua gelen
olaylar ve tartışmalarla ilgili bir çok belge bulunmaktadır.79
Osmanlı Devletinin son yıllannda, şeyinin kifayetsizliği ve dergahın harab
bir hal alması Muğla Mevlevihanesi'nin de kaderi olmuştur. Konya Mevlana Mü
zesi Arşivi'nde 96 numaralı zarftabulunan belgeler içerisinde 1328/1912 sene
sinde Muğla Mevlevihanesi şeyhi olan Cemaleddin Dede'nin kifayetsizliği ve der
gahı kötü idaresi neticesinde, mevlevihanenin harabe haline geldiğini belirten
Konya'ya yazılmış mektuplar, daha sonra dergaha şeyh vekili tayin edilen Mu
hammed Hilmi inızalı yazışmalar ve bu dönemde dergahının tamiri için yapılan
keşf evrakı ve krckiler bulunmaktadır.80
Yukanda arzettiğimiz sıkıntılar Osmanlının son yıllannda sadece Anadolu
topraklarındaki mevlevihanelerde değil Anadolu dışındaki diğer mevlevihaneler
de de ortaya çıkrnışhr.
1327/1909 yılında Arap topraklarındaki mevlevihaneleri teftişe gönderilen Ah
med Renızi Dede, bu görevi gereği Kudüs Mevlevihanesini de teftiş etmiş ve Konya
Mevlana dergahı Postuişini Çelebi Efendi'ye bir rapor sunmuş ve Kudüs Mevleviha
nesi ile ilgili ayrınhlı bilgi vermiştir. Ahmed Renızi Ded~'nin verdiği bilgilere göre;
mevlevihanenin müştemilahnın çoğu tanıire muhtaçhr. Arifnede'nin 1323/1905 se
nesinde vefat etmesiyle de, Hilmi Efendi dergaha şeyh tayin edilmiştir.81
A. Remzi Dede mevcut şeyhle ilgili de, "Yinni dört yirmi beş yaşlannda olan
şeyh bekardır. Başındaki sikkesinden başka dervişliğine delalet eden bir hali ol
mayıp daha çok nefsine ve heva ve hevesine tabi bir kişidir." diyerek, ilginç tes
pitlerini nakleder ve kendisine siretiyle sılretinin mütenasip olmasına gayreti için
nasihatte bulunulduğunu belirtir. 82
7B KMMA, Dosya No: 50/3.
79 Bk. KMMA, Dosya No: 50/1-2, 5-16, 38-42.
Bo KMMA, Dosya No: 96/1-17.
Bı KMMA, Dosya No: 47/21, 47/18.
Bı KMMA, Zarf No: 47/21.
732 Sonuç olarak; Osmanlının güçlü olduğu yıllarda her biri bir kültür merkezi
mahiyetinde vazife yapan, toplumun her kesiminden ve özellikle üst tabakadan
zevatı kendine cezbeden, içinden bir çok tasavvuf büyüğünün yetiştiği Mevlevi
haneler, devletten ve devlet ricalinden aldıklan destekierin azalması, vakıflarının
çeşitle sebeplerle yok olması, bunlann neticesinde zaman zaman ortaya çıkan
post çekişmeleri sebebiyle yukanda arzetıneye çalıştığımız sıkıntılar yaşanmıştır.
Bu durum Osmanlının son yıllarında içine düştüğü sosyal-siyasi ve mali prob
lemlerle bağlantılı olduğu kadar "ortak kader" diye niteleyeceğimiz bir şekilde
paralellik arzetınektedir.
Bu çizdiğimiz tablo içinde, İstanbul mevlevfu~nelerini Osmanlı Devletinin
yönetim merkezinde ve dçvlet ricaline yakın olmalannın getirdiği avantajlan se
bebiyle aynca değerlendirmek gerekmektedir.
Sezai Küçük Ortak kader: Osmanlıııııı son yıllan ve Mevlevilik